MSC İle Denizde Yolculuk

Kategori: Logistical, Sayı 5 | 0
Necla Tuncel
Necla Tuncel | Msc Cruise Genel Müdür

Yolcu karşılamada bir liman neler içermeli?

Öncelikle iyi bir terminal içermeli ki Salıpazarı’nda bu çok mevcut değil. Özelleştirilen 1-2 liman var şu anda onlar daha iyi durumda, yani yolcular girdikleri zaman en azından düzgün bir salonunun olması gerekir, çünkü salon toplanma yeri olarak kullanılabiliyor, düzgün bir haberleşme gerekiyor, tuvaletinden tutunda ilk görünen yerlerin göze hoş bir şekilde olması gerekiyor ama maalesef buna dediğim gibi salı pazarı özelleştirilecek diye kimse dokunmuyor, Kuşadası özelleştirildiği için daha düzgün durumda yolcu indiği zaman en azından içecek bir şey bulabiliyor, 1-2 dükkan bulabiliyor. Şu ana kadar gördüklerimin içinde yoğun kullanılanlar arasında herhalde en zayıfı İstanbul. Yolcuları gemiden çıkardığımızda genelde bulundukları şehirde bir tura katılıyorlar limanın ayrıca otoparkının olması hemen çıkışında bir taksi durağının olması gibi operasyonel açıdan birtakım özelliklerinin de olması gerekir. Yolcu birçoğunu görmüyor bir hemen çıkıp geri dönen yolcular var bir de kalıpta oralarda oyalanan yolcular var onlar için önemli olan dediğim gibi haberleşme, düzgün bir yere inmesi sonuçta çok güzel bir gemiden iniyor ve şehir çok güzel diye satıyoruz ve sonuçta ilk gördüğü yer liman bu nedenle limanlarında donanımlı olması gerekiyor fakat şu an için bu konuda cruise şirketleri olarak özelleştirme gündemde olduğu için yapılacak pek fazla bir şey yok.

Gemiler nerede yapılıyor? Neye göre geliştiriyorsunuz?

Gemiler aslında gemi şirketine göre çok farklı tersanelerde yapılıyor, MSC olarak bizimkisi Fransa’da yapılıyor. Şu anda Mayıs’ta yeni bir gemi olan MSC Orchestra teslim edilecek, bu sene sonunda yine 3000 kişilik bir gemi 2008’de de 4000 kişilik 2010’da bir tane daha 4000 kişilik, 2010’da da muhtemelen bir tane daha var şu an 5 tane sipariş verilmiş durumda. Bunlarda genelde teknoloji açısından geliştirmeler oluyor bir sonraki bir öncekinden biraz daha fazla bir şeyler sunuyor, birinde spa 1200 m2 ise diğerine 3-5 aktivite daha ilave ediliyor birinde tiyatro salonu 3 katlıysa diğerinde 4 katlı oluyor yada birinde Japon restoranı varsa diğerinde ekstradan Çin restoranı da oluyor. Maliyetin çoğu teknolojik yatırıma gidiyor. Sürekli yenilendiği için hepsi zaten bilgisayar sistemli güvenlik sistemi olarak örneğin kabinin birinde yangın çıktığı zaman o kabin izole ediliyor her tarafı kapatılıyor, dalga çıkarsa kanatlar açılıp dalgayı kırıyor, dolayısıyla yatırı m geliştirme olarak daha çok teknolojik yatırım oluyor gemilerin tanesi yaklaşık 500 milyon civarında.

Gemilerde güvenlik teçhizatı nasıl? Limanlarda güvenlik önlemi nasıl alınmalı?

Gemi en güvenli yolculuklardan biri diyebiliriz çünkü limana bile giremiyorsunuz. Havaalanı kadar bile rahat değil, geminin yanına gidip kapıdan girebilmek için valilikten, pasaport polisinden, liman başkanlığından ve emniyetten izin alınması gerekiyor. Mesela acentelere gemileri göstermek için limanlara götürüyoruz. Her bir gidecek kişinin 1 hafta öncesinden 4 yerden de bize kimlik bilgileri geliyor. Yolcular için ise gelen yolcuların listesi bize 3-4 gün önceden ulaşıyor. Buradaki pasaport polisine gidiyor, havaalanından çıkışla hiçbir farkı yok ama sistem olarak bu yapılıyor. Ama yolcu bunu hissetmiyor havaalanındaki gibi sıra bekleme ya da güvenlikten geçme gibi işlemler olmuyor hepsi doküman üzerinden yapılıyor, önceden izinler alınıyor her şey ayarlanıyor yolcu oraya gittiğinde sadece kimliğini gösterip geçiyor, bütün limanlarda da güvenlik sıkıdır, özel izniniz olmadığı sürece gümrüklü alana geçiş mümkün değildir. Gemide ise yolculara kredi kartı gibi bir kart veriliyor. Bu kartı kapısını açmak için kullanılıyor, ama en önemlisi limanlara iniş biniş kartı olarak kullanılması. Yolcunun yanında başka kimlik taşımasına gerek kalmıyor, o kartı giriş ve çıkışlarda manyetik alandan geçiriyor yolcu, dönüşünde kartı manyetik alandan geçirdikten sonra kişinin resmi çıkıyor dolayısıyla yolcular kartlarını limanda ya da herhangi bir yerde düşürseler ve başka birisinin eline geçse bile bu kart, kişinin resmi çıktığı için bunu kullanarak gemiye girmesi mümkün olmuyor. Yangın tarzı bir şeyler için de hepsi bilgisayarlı sistemlerle önlemler alınmış durumdadır, direkt izole edilip orası kapatılıp yayılması önleniyor. Gemide ilk müdahale ve basit operasyonlar için 2 doktor 2 hemşire bulunuyor, daha büyük operasyonlar için limana önceden haber veriliyor hasta limana vardığında doktor ve ambulans bekliyor oluyor.

MscRömorkaj masraflarında ve atık hizmetlerindeki iyileştirmeler neler olmalı?

Yine dediğim gibi o liman acenteliğinin daha iyi bildiği bir konu fakat genel olarak söyleyebileceğim bu tarz ücretlerin Yunanistan’la karşılaştırıldığında Türkiye’de bir hayli yüksek olduğu dolayısıyla bir çok gemi Türkiye’ye de uğruyor Türkiye’nin lokasyonunu düşündüğümüz zaman bütün gemilerin buraya uğraması gerekirken Yunanistan bundan çok daha büyük bir pay sağlıyor. Gemi firmalarının da söyledikleriyle kıyaslandığı zaman çok büyük fark olduğundan dolayı ticari olarak çok avantajlı değil. Gemi yolculuğunun rahat ve güvenli olmasından dolayı İstanbul’a talep artıyor fakat diğer limanları göz önünde bulundurduğumuz zaman bu rakam çok daha fazla olabilir.

Sabah 07.00’den akşam 06.00’ya kadar işlemler zor yetişiyordu MUSICA’da. Kalkışı 16.00’yı da geçiyordu. Bunu nasıl çözmeyi düşünüyorsunuz?

Saati 17.00’ye aldık. Tabi ideali 1-2 saat daha çünkü yetmiyor İstanbul’u gezdirmek. Gezilen yerler Topkapı Sarayı, Kapalı Çarşı, Ayasofya, Sultanahmet olduğu için istediğiniz kadar vakit harcayabileceğiniz yerler bazı limanlar çabuk gezilip hemen bitebiliyor. Fakat İstanbul bir istisna keza İzmir’de yine Efes Harabeleri, Meryem Anaya gidildiği için süre uzuyor. Örneğin Yunanistan’da gemi Katakolon’a uğruyor gemi yapacak fazla bir şey olmadığı için 2 saat bile fazla geliyor. Burada da yetişmiyor ilerdeki hedefimiz geminin gecelemesi ama bunun tabi ki liman ücretleriyle alakası var yoksa en ideali gerçekten İstanbul’u yaşayabilmeleri için geminin gecelemesi. Bu şekilde yetmediğini zaten yolcularda söylüyorlar.İlk senesinde gemi 02.30’da kalktı 2. senesinde 16.00’da bu sene 17.00’de kalktı, ufak ufak ilave ettiriyoruz fakat tabi burada geminin bir sonraki limana varış saati önemli.

İtalya, Yunanistan ve Hırvatistan’daki liman ve diğer problemler nelerdir?

Yolcu açısından baktığımızda şehrin göbeğine indiği için İstanbul en rahatı İtalya’da yolcuların çoğu Bari’den bindikleri için orayı kendi ana limanları gibi görüyorlar. Venedik’te tek alternatif vapuretteler. İniyorsunuz belli bir yere yürüyorsunuz oraya gidiş-dönüş bileti alıyorsunuz başka türlü şehre inemiyorsunuz çünkü ama teknik olarak liman açısından pek bir problem yok. Hırvatistan’ da gemiden yolcular filikalarla çıkartılıyor. Bunlar motorlara benzeyen ve üzerleri kapalı son derece modern filikalar. Bu rotada çok problemli limanlar yok belki sadece Venedik’te direkt gemiden inip şehrin merkezinde olamıyorsunuz bu zaten Venedik’in yapısından dolayı biraz zor.

Başka güzergahlarda seyir eden gemiler olacak mı?

Şu anda var.8 gemimiz var bunlardan 1 tanesi İzmir-İstanbul yapıyor. 2 tanesi Kuzey Avrupa’da 2 tanesi Akdeniz’de 1 tanesi Yunan adalarına gidiyor. Kışın Güney Amerika’dalar Mart sonu itibariyle de Akdeniz’e geliyorlar, bu 8 geminin her biri başka yerlerde. 2009’un sonuna kadar gemi sayımız 13 olacak. Bu arada da gemi çoğaldıkça liman arayışları da artıyor çünkü her birine farklı bir program gerekiyor. Bununda bir sürü limanın alt yapısı, limanın teknik yönden gelişmişliği, gezilip görülecek yerlerin olması gibi detayları var. Buraya gelenlere İstanbul-İzmir olarak pazarladıkları için pek fazla problem olmuyor. Bu arada diğer gemiler içinde bizim önerdiğimiz birtakım limanlar var, bu sene Marmaris var ekstra olarak.
Acente, yolcu ve bagajla ilgilenmez ama geçen sene, kaybolan bagaj ve geç kalan yolcularla ilgilenmekten işlemler gecikiyordu. Bu sene için nasıl bir sistem düşündünüz?
Türk yolcuları için herhangi bir problem yok fakat sizin bahsettiğiniz şey buradan katılan yabancılar için geçerli. Bunlar yaşandı ve hemen hemen her havayolunda yaşandı bunun bizimle hiçbir ilgisi yok tamamen havayoluyla ilgili. Bu tur normalde Venedik’ten başlıyor %50 Venedik’ten biniyor %40 Bari’den biniyor geri kalanı ise İzmir ya da İstanbul’dan biniyor. 2 yerde binmedi ve bir şekilde İstanbul’dan biniyorsa böyle problemler olabiliyor.

Gemi personelini nasıl seçiyorsunuz? Şartlarınız nelerdir?

Gemi personelliği için İtalya’daki insan kaynakları bölümüne müracaat yapılıyor ve onların belirledikleri birtakım kriterlere göre de seçim işlemi gerçekleşiyor. Bunlardan en önemlisi yabancı dil, özellikle üst düzey çalışanlar için 5-6 dil bilmek şart olurken daha alt düzey çalışanlar örneğin garsonlar için 12 dil bilmek yeterli olabiliyor. Bunun dışında tecrübeli olması tercih edilir, bunun birtakım eğitimleri var denizde güvenlik, yolcuları yönlendirmek gibi, ayrıca geminin kendi eğitimi de var.
MSC ve Arkas bünyesindeki çalışanları yolcu gemilerinden indirimli faydalanabiliyor mu? Başka sağladığınız imkanlar var mı?
Biz acenteler kanalıyla satış yaptığımız için böyle bir şey olması mümkün değil zaten, daha çok acentelerimize teknik destek veriyoruz, broşür, eğitim gemiyi gezdirmek gibi… Gemi şirketleri çok fazla olduğu için acenteler zaten gereken kolaylığı yapıyorlar, biz teknik destek veriyoruz ve bu yeterli oluyor.

Röportaj

Merve Yüksel

Darço Sahakoğlu