Atilla Lise ile Türkiye’de Kargo Pazarı

Kategori: Logistical, Sayı 4 | 0

Atilla Lise

Bizlere öncelikle kendiniz tanıtabilir misiniz?

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden 1987 yılında mezun oldum.Türk Hava Yolları’ndaki iş yaşamıma 1987 yılında Bilgi Teknolojileri (BT) Başkanlığı’nda başladım. 1987 yılından 2001 yılının Temmuz ayına kadar THY BT Başkanlığı bünyesinde çeşitli görevlerde bulundum ve sırasıyla, Uygulama Geliştirme Bölümü’nde proje liderliği ve proje müdürlüğü görevlerini üstlendim. Bu görevler sırasında kargo otomasyon, kargo muhasebe, kargo gelir değerlendirme, THY mesaj dağıtım, yolcu gelir değerlendirme, yolcu ücretleri, lnternet uygulamaları ve elektronik ticaret konularında çalıştım. Bu konuların analiz, tasarım, planlama ve uygulama aşamalarında bulundum. Hava Kargo alanında özellikle süreçlerin iyileştirilmesi, prosedürlere uygunluk, Kargo IATA regülasyonları, THY  Kargo Otomasyon sisteminin kurulması konularında yoğun çalışmalarım oldu. 1996 yılında Türkiye’de IATA CASS kuruluşu çalışmalarında aktif görev aldım . 2001 yılının Ağustos ayından bu yana da THY Kargo Başkanlığı görevini sürdürmekteyim.

Uçak filonuzdan ve uçak tiplerinizden bize bahsedebilir misiniz? THY’nin iddialı olduğu noktalar var mı?

Şu an filomuzda 88 yolcu uçağı ve 1 adet de kargo uçağı mevcut. Taşımaların %55-60 oranındaki kısmı dünyada da yaygın olan şekliyle yolcu uçaklarının karın bölgesinde yapılmakta. Bu taşımaları da özellikle geniş gövdeli uçakları tercih ediyoruz. Bu tür uçaklar klasmanında ise filomuzda 7 adet A-340, 2 adet A-330, 6 adet A-310 bulunmaktadır.

Filodaki Airbus 310-300 kargo uçağımız ile haftada 4-5 frekans Maastricht,(Hollanda) ,3 frekans Frankfurt, 2’şer frekans Telaviv ve Londra, birer frekans Almaty ve Delhi’ye tarifeli kargo seferleri düzenlemekteyiz. Kargo uçağımızın yanısıra Airbus 310, 330, 340 ve Boeing 737 yolcu uçaklarımızın kargo kompartımanlarında da 59 ülkeye kargo taşımaktayız.

Uçuş noktalarımızın genişliği ve İstanbul’un önemli  bir transit merkezi olması öncelikli olarak tercih edilmemizde önemli bir etken olmaktadır. Şu an 29 iç, 91 dış olmak üzere 120 noktaya tarifeli seferlerimiz mevcuttur.

Ülkemizin coğrafik konum itibariyle Uzakdoğu ile Avrupa ve Amerika, Ortadoğu, Afrika ile Türk Cumhuriyetleri arasında yer alması, yurtdışından yurtdışına taşıma anlamına gelen transit merkezi olmamızı sağlamaktadır. Kargo ve yolcu uçaklarıyla geniş uçuş ağı, sefer sayısının yoğunluğu Türkiye çıkışı ve varışlı kargo trafiğimizin artışını sağlarken bölgeler arasındaki transit taşımacılıkta da etkin olmamızı sağlamaktadır. Ayrıca 2004 yılından bu yana belirli noktalara “trucker partnerlerimiz” sayesinde intermodal taşımacılık hizmeti vermekteyiz.

Kamu kimliğinin THY Kargo’ya getirdiği avantaj ve dezavantajlar nelerdir?

Böyle bir soruya cevap vermek zor fakat zor olduğu kadar da güzeldir. Kamu kimliği kuruma karşı büyük bir güven getiriyor öncelikle ki bu da en büyük artısı. Dezavantaj ise, bürokrasiden doğan bir yavaşlıktır ne yazık ki.

THY Kargo’nun 2005 yılı değerlendirmesi konusunda neler söylemek istersiniz? İleriye dönük iyileştirmeler, hedefler nelerdir?

2005 yılı için hedeflerimizin büyük bir kısmını gerçekleştirdik. Rakamlara baktığımızda başarılı bir yıl geçirdiğimizi görüyoruz. Yeni havayolu şirketlerinin pazara dahil olmasıyla çok yoğun rekabetin yaşandı hava kargo sektöründe, 2005 yılında gerek tonaj gerekse kargo geliri açısından % 10’luk bir büyüme hedeflemiştik. Kargo trafiğimizde %11 oranında artış sağladık. Uyguladığımız esnek fiyat politikası, gelir maksimizasyonu sistemi sayesinde gelirdeki büyümemiz ise % 13 olarak gerçekleşti ..

2006 yılında kargo trafiğimizi ve kargo gelirimizi yaklaşık %15 oranında arttırmayı planlamaktayız. 2006 yılı içerisinde filodaki uçak sayımızı 100’e, kargo uçağı sayımızı ise 2′ ye çıkarmayı planlıyoruz ve bu konudaki çalışmaları sürdürmekteyiz. Ekonomideki gelişim, dış ticaret hacmindeki artış, uluslararası ticari, ekonomik ilişkilerimizdeki yoğunluğa paralel olarak yıllar itibariyle kargo uçak sayımızı kademeli olarak daha da arttırmayı hedeflemekteyiz. Kargo uçak sayımızın artışı ile mevcut kargo uçuş ağımıza Almanya’da Münih, Fransa’da Paris, Bağımsız Devletler Topluluğu’nda Bakü, Aşkabat, Taşkent Ortadoğu’da Dubai ve Amman gibi pek çok noktayı dahil etmeyi planlıyoruz.

Yeni açılan uçuş noktalarının belirlenmesinde, buralara yapılacak kargo gönderimlerinin etkisi oldu mu? Bu yeni noktalardaki kargo beklentileriniz nelerdir?

Açılacak yeni hatlar belirlenirken yolcu potansiyelinin yanı sıra kargo potansiyeli de araştırılmaktadır. THY için öncelikli olan yolcu olsa da açılan yeni noktaların ihracat ve ithalat açısından yoğun noktalar olması ile de ilgilidir. Yeni açılan noktaların tümü olmasa da büyük bir kısmı kargo potansiyeli olan noktalardır. Bunlar yeni pazarlar olması itibariyle bazılarında arzın oluşmasıyla mevcut kargo taşınmaya başlanmış olup bazısında ise pazara sunulan arz en kısa sürede talebi yaratacaktır.

Türkiye’nin dünya hava kargo pazarındaki şu an itibariyle durumu nedir? Gelecek 10 yıl için nasıl olacaktır? Sizin katıldığınız bir çözüm önerisi var mıdır?

Atilla Lise
Atilla Lise | THY Kargo Başkanı

Ülkemizde ve dünyada hava kargo taşımacılığı hızlı bir gelişim içerisindedir. 1998-2005 döneminde hava kargo trafiği yıllık ortalama %7 oranında büyüyerek 2005 yılında 311 bin tona ulaşmıştır. Söz konusu 7 yıllık dönemde kargo trafiği Amerika’ da yaşanan terörist tehlikenin hava kargo sektörünü olumsuz etkilediği 2001 yılı dışında sürekli büyümüştür.

Geçen sene gerçekleştirdiğimiz 150 bin ton kargo taşımasında 2006 öngörümüz olan %15 büyüme bu sene için en büyük hedefimizdir. Pazar payımızı arttırmak, filomuzdaki uçak sayısını 100’e çıkarmak gibi genişleme dahilinde kargo uçak sayımız da artacaktır. Antrepoları geliştirmek ve özellikle de binamızı şu anki hizmetlerimiz için daha uygun hale getirmekle de bu sene için hedeflerimize doğru yol almış oluruz. Ülke olarak tekstil ihracatımızın toplam ihracat içerisinde önemli bir paya sahip olması nedeniyle Türkiye çıkışlı kargo trafiğimizin yaklaşık %70’ini tekstil kargosu oluşturmaktadır. İthalat kargomuz ise otomotiv yedek parça, elektronik aksam, hi-tech ürünleri, yarı mamul ürünler, ilaç ve kimyasal hammadde gibi ürünlerden oluşmaktadır.

THY Kargo’yu tonaj ve kargo geliri açından dünyadaki yerini incelediğimizde dünyada taşınan her 1000 kg’lık hava kargonun 6 kg’ını, her 1000 $’ ın 4,5 $’ ını THY Kargo’nun gerçekleştirdiğini görmekteyiz.      Gelecek 10 yıllık dönemde gerek Türkiye kargo pazarı gerekse THY Kargo’nun dünya ortalamasından daha fazla oranda büyüyeceği tahmin edilmektedir. Zira son yıllardaki olumlu ekonomik koşulların devam etmesi yeni pazar olanakları yaratacağından bu da, pazarın daha fazla büyümesini sağlayacaktır.

Mevcut terminalin şu anki yolcu trafiği karşısında yetersiz kaldığı bir gerçektir. Kargo köyü gibi kapsamlı bir projenin alt yapısını sağlaması ise terminalin konumunun fiziksel elverişsizliği nedeniyle oldukça zorlayıcı olacaktır, çünkü bu tür bir büyüme için terminalin yerleşim merkezlerine yakınlığı negatif bir durum oluşturmaktadır, fakat kargo konusunda bu tür ihtiyaçlar olduğu da bir gerçektir.

Sektördeki eğitimli eleman ihtiyacını en iyi şekilde değerlendirmek için bizlere ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz?

Biraz alışıldık olmakla birlikte çok çalışanız gerektiğini söylemek isterim. İşini severek yapmak ve işine odaklanmak da başarıyı getiren diğer unsurlardır. Böyle bir okulda okumak elbette ki sizlere iş yaşamınızda kullanacağınız çok değerleri bilgiler kazandıracaktır, fakat “on the job training” dediğimiz işbaşı eğitimlerin de pratik alanda sağladığı oldukça büyük bir yarar vardır.

O yüzden sizlere tavsiyem, aldığınız bu teorik bilgilerin uygulanma şekillerini görmek için de çaba harcamanızdır.

Didem Büyükarslan