Kazanmanın Yolları

Kategori: Logistical, Sayı 8 | 0

“Dünyada başarı kazanmanın iki yolu vardır. Ya kendi aklından faydalanmak yahut da başkalarının akılsızlığından faydalanmaktır.”

Duygu Ağca Bağıröz
Duygu Ağca Bağıröz

“Dünyada başarı kazanmanın iki yolu vardır. Ya kendi aklından faydalanmak yahut da başkalarının akılsızlığından faydalanmaktır.” demiştir ünlü Fransız yazar La Bruyere. Başarı kazanmak için akıl önemli; fakat her şeye aklın varlığı yetmiyor. Kişisel gelişim, becerilerin sürekli arttırılması ve kuvvetli iletişim ile doğru orantılıdır. Peki, bunu nasıl başarmalıyız?

Genel çerçevesiyle özgeçmişimden birkaç tecrübemi paylaşmak isterim. Çocukluk çağından itibaren başlayan yoğun rekabet dönemi her Türk genci gibi benim hayatımda da bitmek bilmedi. “Eğitim şart.” dedi ailem ve sürekli eğitimimi ileri seviyeye taşımak, sosyal, kültürel gelişimlerimi sağlamak için bitmeyen destek sağladılar. Ortaöğretimimin başlangıcıyla birlikte sosyal yanımı da canlı tutmak için tenis oynamaya başladım. Eski İngiliz Lisesi (English High School For Girls) olan Beyoğlu Anadolu Lisesi’nde almış olduğum eğitimle disiplinli hayatımın temelleri atıldı. Lise öncesinde Kültür Koleji’nde almış olduğum yoğun dil eğitimimi böylelikle pekiştirmiş oldum. Lojistik hızla gelişir ve akılda yer eder bir sektör olmaya başlamıştı artık 90’lı yıllarda. 2002′ de ben de global platformda iletişimin, ulaştırmanın ve ticaretin bel kemiği olan “lojistik sektörü”nde yer almak isteğiyle İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Bölümü’ nü tercih ederek, 4 senelik lisans eğitimime başladım. Bölüme girişim ile birlikte tabii ki bölümde aktarılan bilgilerle yetinmedim. Aynı zamanda sektör derneklerinde, aktif olarak Lojistik Kulübü’nde 4 sene süresince Kurumsal İletişim Başkanı vb. görevlerle yer aldım.

UND (Uluslararası Nakliyeciler Derneği) ‘nin de desteğiyle sektörde dağılmakta olan LOGISTICAL dergisinin iki sene süresince Genel Yayın Yönetmenliği görevini yürüttüm. Üniversite eğitim hayatım süresince UND ile sürekli aktif bilgi paylaşımı içerisinde kendimi geliştirmek için durmadan çalıştım. Tek dil ile yetinmedim, ikinci dil İtalyanca öğrendim. Üniversite 4. Sınıfta iken çoktan iş hayatına atılmış ve Üne Service Amerikan Lojistik şirketinde yabancı Belçikalı direktöre bağlı, Operasyon Yöneticiliği görevini yürütmekteydim. Kariyer hayatını olumlu etkileyecek, pozitif değişikliklere sürekli hazır olmalı gençler diye düşünmekteyim. Makalemin girişinde yer alan anlamlı sözdeki gibi ben başkalarının akılsızlıklarını bekleyerek vakit kaybetmektense o zamanlarımı aklımı kullanarak kendimi durmadan geliştirebileceğim fırsatları ve zamanları kollayıp, değere çevirdim. Amerikan şirketinde çalışmadan önce staj yapmış olduğum Schenker Arkas firması okulumdan hocalarımın da referansı ile bana MT (Management Trainee) pozisyonu için yönetici adayı programı teklifi sundu. Kariyerim için bu güzel fırsatı da değerlendirdim ve mezun olduğumdan bu yana 4 senedir Schenker Arkas ailesinde çalışmaktayım. Yönetici Aday Programı ile de öğrenciliğim devam etti. Sahip olduğum yetilerime yenilerini eklemek, sorunlara yeni üretilebilir çözümler üretmek, sürekli optimizasyon hedefleyerek iyileştirme ve geliştirme projeleriyle kaliteyi yükseltmek için İş Yönetim Sistemleri yapısında Kalite Yönetim Sistemleri organizasyonunda yer almaktayım.

Bir yandan akademik, sosyal ve kültürel yanımı da sürekli işler tutmak, global ve ileri seviyede düşünen bir üst düzey yönetici olabilmek için İngilizce MBA yapmaktayım. Gelecek, yetişmekte olan kendi alanında uzmanlaşmış insan kaynaklarının elindedir. Bu değerli insan kaynaklarının çabası hiç bitmeyecekmiş gibi artmalı ki bilgiler daha da artsın, sektörler ileriye gitsin. Sizler başkalarının akılsızlığını da bekliyor olabilirsiniz. O da bir şanstır tabii ki; fakat bir kumar gibidir. Akılsız diye düşündüğünüz tilki bir gün uyandığında, sizin elinizde yeterince gücünüz olmayabilir. İşinizi yokuşa sürmeyin, şansa bırakmayın. Unutmayın ” Hiç kimse başarı merdivenine elleri cebinde tırmanmamıştır.” (Moorhead)

Zaman gelir sendelersin, bazen de düşersin ama önemli olan kalktığın yerden devam edebilecek kudretinin olmasıdır. Bunu başaranlar başarısızlıktan bile pay çıkartarak yol alırlar. O yol vadi olmaz da dağ olur. Eğer o dağdan çıkabilmek için çabalıyorsan, o zaman başarılı bir bireysin.